Sokakta bisikletli çocuk,
Üzerinde ana kucağı kadar
ısıtmayan,
Sevimsiz biçimsiz bir gocuk.
Sıkı giyin, evladım sıkı!
Hastalıklar bürüdü bu asrı.
Tak bereni, yaz kış.
Sevimsiz biçimsiz bir gocuk.
Sıkı giyin, evladım sıkı!
Hastalıklar bürüdü bu asrı.
Tak bereni, yaz kış.
Hayâsız,
şuursuz fikirler etmesin aklında isyan.
Sonrası hep yakarış.
Sakın el sürme çocuk,
İnsanlığımız bozuk!
El değmemiş kalbini koru.
Bir hizada tut yolu.
Kapan kendi içine.
Sen, kapağı yalnızlıkla süslenmiş bir kitap.
Ol, yıldızlara aksetmiş yalnızlığa ahbap.
Sen, yüce çocuk!
Gökyüzü kadar geniş,
Deniz kadar derin, manası zor.
Toprak kadar bereketli,
Geleceğin içerimde bir kor.
Ey, ölü yatan nesil!
Ne zaman dirilecek içindeki bu çocuk?
Ne zaman almaya başlayacaksın soluk?
Sonrası hep yakarış.
Sakın el sürme çocuk,
İnsanlığımız bozuk!
El değmemiş kalbini koru.
Bir hizada tut yolu.
Kapan kendi içine.
Sen, kapağı yalnızlıkla süslenmiş bir kitap.
Ol, yıldızlara aksetmiş yalnızlığa ahbap.
Sen, yüce çocuk!
Gökyüzü kadar geniş,
Deniz kadar derin, manası zor.
Toprak kadar bereketli,
Geleceğin içerimde bir kor.
Ey, ölü yatan nesil!
Ne zaman dirilecek içindeki bu çocuk?
Ne zaman almaya başlayacaksın soluk?
sefir-i
hüzün
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder